![]() |
Tweet |
Küçük resimlere ilgi duymaya başlayan Muhammed, hayalini kurduğu kişisel sergisini İnal Aydınoğlu Kültür Merkezi'nde sanatseverlerle buluşturdu.
Sanata olan tutkusuyla kişisel sergisini açan Otizmli Muhammed Hanefi Atmaca, henüz 11 yaşında olmasına rağmen çizimleriyle büyük beğeni topladı. İnal Aydınoğlu Kültür Merkezi'nde hem sanatseverleri hem de özel çabalı ailelerini derinden düşündükleri Muhammed Hanefi'nin bu ilham verici sanat yolculuğu, toplumsal adına da anlamlı bir örnek oldu.
Henüz iki sürecin otizm tanısı konulan Muhammed'in hikayesi, annesi Tuba Atmaca'nın dikkatli gözlemleriyle başladı. Sessizliğiyle ve göz teması kurmamasıyla dikkat çeken Muhammed, çamaşır makinesine bakarken zaman geçirirken, annesinin onun resim yapma isteğini fark etti.
Muhammed'in annesi Tuba Atmaca, otizm durumunu şöyle anlatıyor: "Muhammed doğduğunda çok sakin, sessiz bir bebekti. 11 aydaken bana 'anne' soğuktu ama sonrasında ağlayamıyordu. 20 aydaken bir yolda gitmediğini fark ettiniz ve tedavi raporunu bile beklemeden hemen eğitime başladı. 'Kardeşin bana anne demiyor, sen de diyemezsin' demiştim. Psikolojik olarak çok kötüydüm, sadece uyumlu ve ev arasında gidip geliyordum. O kadar yani, hayatımız bundan ibaretti. Bir yandan da kreş araştırıyorduk.
“İlk Kelimesi 'Dodo' Oldu”
Tuba Atmaca bir yıl boyunca ürününün otizm tanısını kabul edemez. Ama her şey, Engelliler Sarayı'na yaptığı bir ziyaretle değişti. Oradaki diğer çocukların gördüğünde durumun kabul edildiğini ve tam da o gün Muhammed'in ilk defa "a" sesini çıkardığını söylüyor: “İlk kez 'Dodo' oldu. O günden beri biz ona Dodo istiyordu. Sanatçı adını bile orada aldı: Ressam Dodo.”
İlk olarak camlara çizdiği sözcüklerle kendini göstermeye başlayan Muhammed, pastel ve kuru boyalarla dünyasını kaydetmeye başladı. Camlara, kolilere çizdiği söyleniyor, aslında onun iç dünyasını vurumuydu.
Önce pastel, sonra kuru boya, sonra akrilik... En çok akriliği sevdi. Akrilik boya ile diyagramların resimdeki günleri oldu. Anne Tuba Atmaca, “Onu resmeden şey belki huzur, belki kaçışı ama ben Muhammed'in mutlu olduğu görülüyor. O bana yetti” diyor.
“Muhammed'i Çok Sevdiler”
Sosyal medyada Muhammed'in sanatını devralmak için göründü. Tuba Atmaca, açtığı Instagram sayfasıyla arkadaşlarının resimlerini paylaşmaya başladı. “Sayfayı kapatmayı çok düşündüm” diyor. Ancak desteklerin yoğun bir şekilde geldiğini, şu sözleri dile getirdiğini söylüyor: “Günlerde kadınların birbirlerinin elinden alıp 'Muhammed'i takip et' diyorlarmış. O kadar seviyorlar ki oğlumu.”
Muhammed'in çizimlerinin sürekli teknik olarak da sevdiğini söyleyen Tuba Atmaca, Muhammed'in resim sevgisini gördüğünde daha çok şu sözlerle ifade ediyor: "Onun o mutlu hali, bir fırçayı eline alırken ki heyecanı, bana her şeyi unutturdu”
Muhammed'in onlarca eserinden oluşan kişisel sergisi 28 Nisan'da Ataşehir Belediyesi'nin İnal Aydınoğlu Kültür Merkezi'nde açıldı. 11 gün süren sergide sadece tablolar değil, aynı zamanda sevgi, sabır ve umudun izi de sergilendi. Sergi kapsamında düzenlenen etkinlikte Muhammed, canlı performansla piyano eşliğinde resim yaptı. O, sergiye katılanların derinden yaşandığını anlıyor.
“Ben Bir Evlat İstedim, Allah Bana Bir Melek Verdi”
Tuba Atmaca görüntülerine ilişkin hayalini aktarıyor:
"Küçük de olsa bir odada olmayı istiyorum. Tüm resimler orada dursun, duvarlar onun tuvalleriyle dolsun, satılmasa da olur. Yeter ki orası onun alanı olsun. Ben bir evlat edinmek istedim, Allah bana bir melek verdi."
Ressam Dodo'nun renkleriyle çizdiği bu sessiz ama gidişler, belki de bir çocuk değil, aynı zamanda bir annenin yeniden doğuş hikayesi oldu…
Güneşe Bakış HABER